Hikayemiz

Boii Rest & Breakfast, büyük şehirdeki tempolu hayatı geride bırakma cesaretiyle başladı. İstanbul'da yıllar süren hızlı, yoğun ve programlı yaşamın ardından, bir yaz günü Sığacık'ta deniz kenarında otururken kendimize şu soruyu sorduk:

"Bu kadar sade, bu kadar huzurlu bir yaşam mümkünken… neden geri dönelim?"

O gün karar verdik: burada kalacak, yavaşlamayı bir yaşam biçimi haline getirecek ve bu duyguyu başkalarıyla da paylaşacaktık.

Adını özgür ruhlarıyla bilinen antik Boii kabilesinden alan bu 10 odalı taş yapı, sade ama özenli bir yaşam anlayışının ürünü. Mekânın dönüşüm sürecinden mimarisine, kullanılan dokulardan renk paletine kadar her kararı büyük bir özenle, kendi ellerimizle şekillendirdik. Gösterişten uzak ama detayda dikkatli… Her şey tam olması gerektiği kadar.

Odalarımız, dinginliği önceleyen yalın bir tasarıma sahip. Güne, her sabah tarladan toplanan taze malzemelerle hazırladığımız "Break & Slow" kahvaltımızla başlarsınız. Dilerseniz akşam saatlerinde, yalnızca rezervasyonla hizmet veren restoranımızda, yine aynı özenle seçilmiş ürünlerle oluşturduğumuz menümüzü deneyimleyebilirsiniz. Hem sabah hem akşam, sofranıza gelen her şey doğrudan toprağın, denizin ve doğanın ritminden ilham alır; doğrudan emeğimizle gelir.

Tüm deneyim, yavaşlamaya, tadını çıkarmaya ve gerçekten dinlenmeye odaklanır.

Boii, Sığacık Kaleiçi'nin merkezinde yer alır; sade ve anlamlı bir yaşamın hâlâ mümkün olduğunu hatırlatır. Burada hayat belki sessiz değildir, ama daha yavaş, daha içten ve daha derindir. Boii, kaçmak için değil; durmak, düşünmek ve yeniden başlamak için tasarlandı.

Biz kalmayı seçtik.

Belki siz de bir gün, sadece uğramakla yetinmezsiniz.